Erdoğan bir kez daha seçilebilmek için 250 milyar dolar harcamış. AKP, 14 Mayıs ve 28 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilen seçim öncesi döviz kurunda artışı engellemek için uzun bir süre baskı uyguladı. Ancak, seçimlerin ardından baskı uygulanan döviz kurunun hızla artmasıyla birlikte, AKP’nin seçimlerde zafer kazanmak için yaptığı harcamalar gün yüzüne çıktı. AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, uzmanların uyarılarına rağmen “Ben ekonomistim” diyerek ekonomideki politikalarda ısrarcı oldu ve bu durum Türkiye’de ağır sonuçlar doğurdu. Seçimlerin ardından Hazine ve Maliye Bakanlığı görevine getirilen Mehmet Şimşek, “dönüşüm” sinyalleri verirken, son bir haftada dövizde hareketli günler yaşandı. Piyasa uzmanları, rekor üzerine rekor kıran dolar kurunun, önümüzdeki günlerde daha yüksek seviyelere ulaşabileceğini düşünüyorlar.
AKP, döviz kurundaki artışı engellemek için rezerv satışı gerçekleştirdi ancak bu durum Türkiye’yi altından kalkması zor bir çıkmaza sürükledi. Merkez Bankası, yalnızca 2021 yılında 200 milyar dolarlık rezervini kuru sabit tutmak için sattı. Rezerv satışıyla ilgili olarak Sözcü Yazarı Nedim Türkmen, “2.329.865 fazla oy için 250 milyar dolar” başlıklı yazısında, “Kurun baskılanması için oluşturulan 250 milyar dolarlık enkaz ile seçim kazanılmıştır” dedi. İktidarın harcamalarının yurttaşlar için ağır sonuçlar doğuracağına da dikkat çeken Türkmen, “Vatandaş bu enkazın faturasını daha da yükselen enflasyon nedeniyle yok olan alım gücü, işsizlik ve ek vergiler ile ödeyecek” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, kurda yaşanan artışı engellemek amacıyla yapılan rezerv satışı, Türkiye’nin Merkez Bankası rezervlerinde bir azalmaya neden oldu. Merkez Bankası’nın rezervleri eridi ve altın rezervlerinde de azalmalar yaşandı. Döviz rezervi dışında, ilk 4 ayda altın rezervlerinin de satışlar nedeniyle net 50.5 ton azaldığını belirtmek gerekir. Dolarizasyonu önlemek için getirilen Kur Korumalı Mevduat uygulamasının da devlete maliyetinin 2022 yılının tamamında 270 milyar TL olduğu ve Kur Korumalı mevduat hesabında bugün itibarıyla 125 milyar dolarlık meblağın, kur yükselmesi nedeniyle en az 600 milyar TL daha maliyet getireceği unutulmamalıdır.
Sonuç olarak, iktidar seçimleri kazanmak için, yerine konulması çok zaman ve maliyet yaratacak 200 milyar dolarlık Merkez Bankası rezervini, kurların yükselmemesi için sattı. Yine altın rezervlerinin satışı, Kur Korumalı Mevduat’ın gerçekleşmiş ve gerçekleşmesi muhtemel toplam 50 milyar dolarlık maliyetinin oluşmasına neden oldu. İktidarın seçimlerde zafer kazanmak için yaptığı harcamalar, yurttaşlar için ağır sonuçlar doğuracak ve Türkiye’nin ekonomik geleceğini tehdit edebilecek.